Skip to content
Danish Fuel: Savaştan Günümüze, Bir Sürdürülebilirlik Hikayesi

Danish Fuel: Savaştan Günümüze, Bir Sürdürülebilirlik Hikayesi

Minimalist ve işlevsel tasarımların insanlık tarihiyle birleşimi: Danish Fuel, Danimarka işçiliğinin titizliğinin en güzel örneklerinden bir tanesi. 2010 yılında kurulsa da güçlü adımlar atması 3 sene süren marka, şimdi kendinden emin çizgileriyle hayatın her köşesinde fark yaratıyor. Danish Fuel tasarımcıları yaşam alanlarınızı bir üst seviyeye çıkartıyor, eşsiz ve rahat köşeler oluşturuyorlar. 

“Birileri tasarımlarımızdan ilham aldığında ve hatta onları kopyalamaya çalıştığında kendimizle gurur duyuyoruz.”

Savaşın Asıl Kahramanı: “Jerry Can”

İkinci Dünya Savaşı’nın sebep olduğu yıkımdan arta kalan benzin bidonlarını ileri dönüştürerek onlara yeniden hayat veren Danish Fuel’in “Jerry can” bidon tasarımı, 1937 yılında Vinzenz Grünvögel tarafından çizildi. 20 litre yakıt taşıyabilen, 4 kilo ağırlığındaki bu bidonlar, en başında İkinci Dünya Savaşı’nda taşıma kolaylığı, geniş kapasitesi ve üretiminin ucuz olmasıyla popülerlik kazandı. Yani Danish Fuel’in ikonik bidon tasarımının hikayesi Almanya’da başlıyor denebilir. 

Almanya’da başlıyor olsa da bu hikaye orada sona ermiyor. Zira 1941 yılında Amerika ve İngiltere de bu tasarımı kopyalıyor ve ortaya bir bidon fazlalığı çıkıyor. Danish Fuel ekibi, 1944 senesinde dünyada bu bidonlardan 21 milyon kopya üretilmiş olduğunu belirtiyor. Buna ek olarak bu tasarımın günümüzde bulunan 1800’den fazla farklı versiyonu da mevcut. 

Üstelik bu bidonlardan faydalanan tek kişi askerler de değil. İkinci Dünya Savaşı esnasında sürücülerin, petrol için bir lisans almaları gerekiyor ve bu lisans doğrultusunda ihtiyaçlarına göre belli bir miktar petrolü evlerinde barındırmaya hakları var. “Jerry can” tasarımı da sıradan bir insanın ihtiyacı olduğu kadar petrol alıyor. Yani bu tasarım, yalnızca askerlerin değil, sıradan insanların hayatlarına da yön veriyor. Öyle ki Danish Fuel, bu tasarımı “İkinci Dünya Savaşı'nın asıl kazananı” olarak nitelendiriyor.

Toplamda 200’den fazla fabrikanın bu bidonları ürettiği biliniyor. 1944 yılında ise 3.5 milyon bidon kayıplara karışıyor. Kayıp bidonlar, öylesine bir kriz halini alıyor ki bir dönem Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, bu bidonları bulup getiren Fransız öğrencilere para teklif ediyor. Bu yöntemle 1 milyon bidon kurtarılıyor fakat hala ortada olmayan milyonlarcası var

Danish Fuel ve İleri Dönüşüm

Şimdi ise filmi 2010 yılına sarıyoruz. Çizilmesinden 73, popülerleşmesinden 66 sene sonra Danish Fuel ekibi tarafından yeniden keşfedilen bu bidonların izi sürülmeye başlanıyor. 2013 senesine kadar prototip üzerine prototip üretiliyor. Kesiliyor, biçiliyor, boyanıyor… Birçok farklı tasarım ortaya çıksa da bu tasarımın bir bar dolabı olabileceği fikri, Danish Fuel’in gidişatını hepten değiştiriyor. 

“Eşsiz fikirlerimiz vardı fakat ekonomik olarak mümkün olanlara daha fazla odaklanmamız gerekiyordu. Sonra da seçtiğimiz çözümün ne en kolay ne de en ucuz olan olduğu ortaya çıktı.”

Böylece bu “Jerry can” bidonlar, bir bar dolabı olarak yeniden şekil almaya başlıyor. Danish Fuel, işe dünyanın dört bir yanında bulunan askeri teçhizat üreten firmaların stok fazlası bidonlarını bulmakla başlıyor. Hatta bir defasında bu firmalardan stok fazlası olarak tek seferde 2000 adet bidon aldıklarını belirtiyorlar. İleri dönüş sayesinde milyonlarca bidona hayat veriyorlar.

Bu bidonları çürümekten kurtarıp onları yeniden kullanım için dönüştürüyorlar. İçlerindeki alkol kokusunu, tozu, kiri, pası yok etmek için çeşitli yöntemler kullanıyorlar. Bu yöntemlerin bidon tasarımına zarar vermemesi için gereken tüm önlemler alınıyor. 

Daha sonra geri dönüşümle elde edilen kum ve basınçlı su kullanılarak bu bidonlar yeniden inşa ediliyor. Lazer kesim teknolojisi sayesinde keskin ve hatasız darbelerle kesim yapıyorlar. Bidonlar tekrar temizleniyor ve üzerinden bir katman boya geçiliyor. Boyaların renkleri de İkinci Dünya Savaşı esnasında bu bidonların içeriklerini birbirlerinden ayırmak için kullanılan renklerden geliyor. Farklı renkler, farklı sıvıları temsil ediyor

Danish Fuel Kalitesi

Danish Fuel tasarımının içerisindeki raflar, kontrplaktan oluşuyor. Kullanılan malzemeler genelde Kanada meşesi olsa da siyah boyalı meşe, Amerikan meşesi, zebraağacı gibi seçenekleri de mevcut. Rafların hem güçlü hem de güvenilir olması, Danish Fuel’in ürünlerinde en çok önemsediği noktalardan bir tanesi. Kaliteden hiçbir koşulda ödün vermeyen marka, ileri dönüşüm ve sürdürülebilirliği de temelinde barındırıyor. 

Otantik bir görüntü ve hissiyat elde etmeye değer veren Danish Fuel, kutuların paketlemesinde de yine İkinci Dünya Savaşı’nın öyküsünü anlatmaktan vazgeçmiyor. Savaşta kullanılan mühimmat kutularından esinlenerek üretilmiş olan bu kutular, kaliteli Danish Fuel ürünlerini güvenle içerisinde tutuyor. Böylece bu kutular, hem kendiniz için hem de sevdikleriniz için şahane bir hediye paketi niteliği de taşıyor. 

Günümüzde Danish Fuel

Danish Fuel kalitesi kendini o kadar iyi ispat etmiş ki günümüzde Danimarka’nın kraliyet ailesi dahi evinde bu ürünlerden bir tane bulunduruyor. Ayrıca sınırlı üretim koleksiyonları ve farklı türleriyle Danish Fuel tasarımı da kendi içinde sürekli olarak yeniden dönüşüyor. Sürdürülebilir bir yaşamı, el emeğini ve insanlık tarihinin kalbini; tasarımlar arasından favorinizi seçerek evinizin en sevdiğiniz köşesine getirebiliyorsunuz. 

“Jerry can” bidon tasarımı, Danish Fuel’in kalbinde olsa da markanın diğer tasarımlarını da göz ardı etmemek gerek. Danish Fuel’in üretimini yaptığı shaker set ve flask gibi hayatı kolaylaştıran ve rafine zevklere sahip insanları son derece mutlu edecek aksesuarlar da mevcut. 

Bunlara ek olarak Danish Fuel, Anders Bilgram ve Nordish Braenderi ile işbirliği yaparak el yapımı içkiler de üretiyor. İskandinavya’nın botanik bahçelerinden toplanan taze meyvelerle hazırlanan Premium Gin, New York’taki en iyi elli cin listesine girerek ödül almış bir tat. 

Markanın Temel Taşlarından Birisi: Çok Yönlülük

Danish Fuel, sıradan bir insana ilk görüşte gayet önemsiz gelebilecek olan bu tasarımla dahi birçok alanda harikalar yaratabileceğini ispat ediyor. “Jerry can” tasarımı ile yalnızca bar dolabı üretmiyor, bununla birlikte taşınabilir dolaplar, banyo dolapları, anahtar dolapları, ilk yardım seti gibi birçok farklı ürün de ortaya koyuyorlar. 

Üstelik “jerry can” deyip geçmemek lazım. Zira marka, bu tasarımla birçok farklı alanda harikalar yaratıyor. Bar dolabının yanında banyo dolabı, anahtar dolabı, ilk yardım seti, hoparlör ve bavul gibi ürünler de ortaya koyan Danish Fuel, unutulmaz bidon tasarımının olabildiğince farklı hayatlar yaşamasını sağlıyor. İkinci Dünya Savaşı’nın en ikonik ürünlerinden bir tanesini evinize getirmenize yardımcı oluyor.

İnsanlık tarihinin tartışmasız en büyük dönemlerinden bir tanesi olan İkinci Dünya Savaşı atmosferinden bir parçayı bizzat içeren Danish Fuel ürünleri, JUSTSTANDART farkıyla evinize fark katıyor! Banyo dolapları, bar dolapları, shaker seti ve daha bir sürü ürün çeşidiyle evinize renk katabilirsiniz.

Older Post
Newer Post
Close (esc)

Popup

Use this popup to embed a mailing list sign up form. Alternatively use it as a simple call to action with a link to a product or a page.

Age verification

By clicking enter you are verifying that you are 18+ to join JUSTSTANDART.

Search

Shopping Cart

Your cart is currently empty.
Shop now